Feth-i mübinin esrarı, muhteşem coşkusuyla
Halkalanıp yayılır boğaza ulaşan suyla
Ayasofya`da tüten buhurda, gül kokusuyla
Ni`me`l-ceyş kanı birleşti şehrin her dokusuyla
Beşiktaş`tan Kasımpaşa`ya kalyonlar yürürken
Haliç`e inen leventler tekbirler gönderirken
Evvelûn ve Ahirûn Cennet mührünü beklerken
Biz mi geç kaldık fethe, sanmıştık ki vakit erken
Bu şehr-İstanbul`un yaşanacak hali mi kaldı
Mazide ruhumuz nun, tende nâmın mim`i kaldı
Fetih sarhoşuyken ruha, bozgundan ne mi kaldı?
Bu çağa çöken hüzünle gözlerin nemi kaldı..