Bir köy… Geleneklerin gölgesinde büyüyen sade hayatlar, imeceyle paylaşılan ekmekler, toprağın kokusuyla iç içe geçmiş bir çocukluk. Bu topraklardan doğan masum bir arayış, köy yollarından şehirlere, oradan da insanlığın en büyük özlemlerine doğru bir yolculuğa dönüşür: Adalet, eşitlik ve özgürlük. Bu kitapta, köyde başlayan bir hayat, tarih boyunca “adaletin sesi” olarak anılan Ömer b. Abdülaziz’in evrensel yönetim anlayışıyla buluşuyor. Köydeki sıcak dayanışmadan şehrin karmaşık dinamiklerine, bireysel özgürlüklerden toplumsal barışa uzanan bu yolculuk, pozitif özgürlüğün ne anlama geldiğini bir kez daha sorguluyor. Günümüz dünyası, hızla büyüyen eşitsizliklerin, sömürü düzeninin ve insani değerlerin kaybolduğu bir kapitalist sistemin pençesinde. Ancak tarih, her zaman bir umut ışığı taşır. Ömer b. Abdülaziz’in yönetim anlayışı, geçmişten bugüne, hatta geleceğe uzanan bu ışığın en parlak örneklerinden biridir. O, katı ve zalim sistemlerin yerine, halkını kucaklayan bir yönetim inşa etti. Adalet onun temel taşıydı; pozitif özgürlük, halkını sevmek ve onlara değer vermek anlamına geliyordu. Bu kitap, geçmişin izinde, adil bir geleceğin mümkün olup olmadığını sorgulayan herkes için bir davet niteliğinde…