Merhaba Meri
Dün bir mektup aldım. Eminim çok uzun yıllardan geliyordur. Hitap yazmamışsınız. Zaten iç dökmek için yazıldığı aşikâr. Çok özür dilerim, kendimi tanıtmayı unuttum. Ben İbrahim. Ama siz bana ibo deyin. Ben kısaltmayı severim. Evet, sizde görüyorsunuz ki sizi tanımadan meri dedim. Umarım kızmamışsınızdır bana. Bunu bir pamuk şekeri sayabilirsiniz. Yada bir bayram şekeri. Tatlı bir gülümseme olsun. Hem meri’den kime zarar gelir ki? Kalp küçüktür. Sığmanız gerekir. Meryem çok uzun kelime, eğer özel bir durum yoksa, şayet zatım meri demek ister. Biliyor musunuz? Bu gün sabahtan beri bir meridir ki takılmış ağzıma söyleyip duruyorum. Beni boş verelim şimdi.
Mektubunuz çok doluydu. Eminim her kelimesinde, başka bir acı saklıdır. Çünkü mektubunuz ağlıyordu. Belli ki etrafınızda sizi dinleyecek kimse yok. Bana anlatın… Her şeyi anlatın… en çok bana anlatın.
Saygılarımla İbo.