Sabaha neşesiz başladı Zuhal. Kahvaltıda hiç konuşmadılar. Yanağından bir makas alsa da pas vermedi kocasına. Tahsin’i işe gönderdikten sonra içi en dolgulu sutyenini takıp çocukları anaokuluna götürdü. Anaokulundan dönerken alışverişi de bitirdi. Bir kahve yapıp kendini bilgisayarın başına attı. Sarkmış memeler ile ilgili ne varsa okumalıydı. Saatler nasıl geçti anlamadı. İyi ki akıl edip telefonunun saatini kurmuştu. Gördükleri karşısında kaldığı hayretleri de yanına alıp mutfağa koşturdu. Çocukları almaya gitmeden yemekleri hazır etmeliydi ama aklı memelerde kalmıştı. Sadece onun aklı mı? Tahsin öğle tatilinde yemeğe gitmeyip bu soruna bir çözüm bulmak için çoktan araştırmaya geçmişti...
Ceyda Sevgi Ünal, bu kez olaylara günlük yaşamın, toplumsal normların ve insan davranışlarının içinden bakarak gözlemlerini mizahi bir perspektifle aktarıyor.
Ünal, mizahın sadece eğlence amacıyla değil, aynı zamanda toplumsal eleştiriyi ifade etmek, insanları düşündürmek hatta duygusal dengeyi sağlamak için kullanılabilen güçlü bir araç olduğunu vurguluyor.
Bu kitap, sizleri güldürürken düşündürecek ve toplumsal çıkmazları sorgulatacak bir yolculuk sunuyor.