Varlıklarını ve yokluklarını pek önemsemeyip yanlarından bir “merhaba”yla, “günaydın”la geçip gittiğimiz komşumuz Cem, iş arkadaşımız Sali, sınıf arkadaşımız Ahu…
Hepimiz biliriz, olağan insanlarla doludur etrafımız. Bir gün biri sorar:
“Bu sıralar Cem’i gördün mü?”
Hafızanızı zorlar ve o zaman fark edersiniz Cem’i uzun zamandır görmediğinizi. Her zamanki gibi ne danışmada ne asansörde ne de bir düğünde…
Henüz bir parçası olmamışsanız, gıyabınızda yaşananlardan kendinizi korumanız için size Cem’in başına gelenleri anlatmak isterim.