"İnsan oğlu hangi meslekte hangi işte olursa olsun, nefsinin dizginlerini sıkı sıkı tutmadıkça
rûhî ve mânevî dünyâsının dışına çıkabilir. Onun için bu tehlike, yalnız politikacıda değil,
tüccarda para hırsı, âlimde ilim ihtirâsı, sanatkârda sanat aşkı, hattâ aşırı evlât sevgisi dahi
rûhânî zevkiyle arasına girip prensiplerini gölgeler ve hattâ unutturabilir. Şu halde, dâvâ
herhangi bir mesleğe intisap etmekte değil, insan oğlunun o mesleği şehvet hâline sokmayıp
hadis-i şerifte buyurulduğu gibi, “Hiç ölmeyecekmişçesine dünyâ için, hemen ölecekmişçesine
ukbâ için” çalışabilme hudutlarını tâyin etmesindedir."