*Aşk zıtlıkların bir araya gelmesidir. Zıtlıklar ile sevilir; ayrılık olmasa kavuşmak da olmazdı. Aşk, onda kavuşmayı sevmektir. Seven, sevgiliden ayrılığı bu yüzden sever. Kendisi için seven, sonunda kavuşacağı nimeti düşünür. ‘Kim, kimi niçin seviyor’ asıl sorunumuz bu günümüzde. Bunu çoğu insan bilmiyor. Sevdikleri şeyin o olduğu yanılgısına düşüyor, gerçekte ise sevdikleri o olmuyor. Kimi seversek sevelim; O’nu seviyoruz aslında. O’nun yarattıklarını seviyoruz. Bizde biz olanı, birlemeyi seviyoruz. Bizde yakınlık hissi oluşması bundan. Dünya imtihanı ile de muhatabız hem de. Neyse niyetin o çıkarmış karşına. Talip olduğun sevgi de o niyetle çıkacak bahtına.
Aşk, yüzyıllardır bir yolculukta. Dünya var oldukça da devam edecek. Bu uzun bir yol, sonunda tecelli olan en Güzeller Güzeline ulaşmak var ise… Yanmaksa adı, bu yola girmek bile ne güzel…*

Mavinin Çığlığı’nda; Aşk, ayrılık, yalnızlık vb. konuları irdeleyeceğiz. Okurken kâh şehrin buğulu havasından uzaklaşacak kâh tenhalıklardan ummanlara uzanacaksınız. Mavi içinizde saklı bir umudun sesi, onun sesini duyacaksınız. Ne olursa olsun, ayrılıkların, hüznün, acının insana ait olduğunu kabul edip asıl sevdaya açılacak kapıyı arayacaksınız. Kayıpların yeni kazançlara dönüştüğünü göreceksiniz. İçinizdeki Leyla’ya ses verecek, mucizelerin her an yanı başınızda olduğunu göreceksiniz. Yarasında saklı olan insanı keşfe çıkaracaksınız.

*İçimdeki her yaranın içinde bir mavi düş saklı.*