Bütün yazılarına kendinden bir şey yansımış.
“Boynuma kadar terime gömülmeye razıyım.
Yeter ki, bir kez doyasıya huzurunda durayım” dedirten aşk bir kararda tutmamış onu. Gâhi gürlemiş gök gibi, gâhi serilmiş sessiz yer gibi.
Bazen kılıçtan keskin olmuş, bazen ana sesinden yumuşak ve bazen şiir kadar hercai.
Okuyana “İyi ki okudum” dedirten yazıları bize sunan yüreğe minnet ...