Rahmet Kapısı, Sâmiha Ayverdi’nin zor bir seçimden sonra girdiği ve huzur bulduğu ocağın kapısıdır. "O Rahmet Kapısı1’ndan devamlı bir ses geür; Her şeyin düzelmesi, insanın kendi düzelmesine bağlıdır... Acaba duyan var mı? Hiç sanmam. Olsa. yeryüzünde bu nifak, bu gaddarlık, bu riya, bu çekişme, bu ihtiras, bu vahşet, bu zulüm, hele hele bu gaflet kalır mıydı7" diye yazması, kendini düzeltemeyen insanın içkarartan macerasını bu sese kulak verrneyişine bağlamasıdır. Aslında bu ses insanı yaralan en yüce makamın sesidir Yarattığının nelere ihtiyâcı olduğunu biten Yaratıcı’nın sesi... Sâmiha Ayverdi bütün hayâtı boyunca bu sesin duyurucusu olmuştur. Nasîbi olanlar dinlemiş ve tatbik etmiş, nasîbi olmayanlar ise kulaklarını tıkamışlardır. O hep bu âlemin ötesinden, dünya perdesinin arkasından ses getirmiştir. O "Maveradan gelen bir ses"tır...