Matematikle yüzleşmeye hazırlanan Kafacan, yanında Yazarman’ı buldu. Yazarman, derin bir nefes alarak konuşmaya başladı: “Matematik, her yerde var olan görünmez bir bağdır. Bir şiir yazdığında, kafiyelerin düzeni matematikle şekillenir. Müzikte ise ritmin gücü, matematiksel bir ahenk taşır. Resimde altın oran sayesinde sanat eserleri gözümüze kusursuz görünür. Kimyada atomların sayısı, karışımların oranı tamamen matematikle belirlenir. Fizikte ise, kuvvet ve hareket arasındaki ilişkiyi anlamak matematik olmadan mümkün değildir. Matematik, sadece sayılardan ibaret değil, evrenin dilidir. Onu anlamadan hiçbir şeyi tam olarak kavrayamazsın.” Bu derin konuşma Kafacan’ın zihninde yeni kapılar açtı. Günlerce, aylarca çalıştıktan sonra öğrendiklerini bir kitapta topladı: MATEMATİK OLİMPİYATLARI - ZEKÂ BULMACALARI.