“Masallarla Atasözlerimiz” isimli çalışmanın amacı, atasözlerimizi masallaştırarak çocukların anlamasını sağlamaktır. Atasözleri kalıplaşmış ifadelerdir. Bu açıdan deyimlerle benzerlik gösterirler. Ne var ki atasözleri, yargı bildirmesi yönüyle deyimlerden ayrılırlar. Deyimler, genellikle gerçek anlamının dışındadırlar, ama çoğu kere yargı bildirmezler. Ancak atasözleri mutlaka yargı bildirir ve her atasözünün verdiği bir mesaj vardır.

Atasözleri, uzun yıllar, hatta asırlar boyunca yaşanılmış deneyimlerin, söz potasında eritilerek bir tek lokma haline gelmesi demektir. Atasözleri ne işe yarar ve neden önemlidir? Atasözleri, halkın dehasını gösteren en önemli belgelerden biridir ve kültürümüzü geleceğe taşıyan en önemli unsurdur. Atasözleri, söz söyleme sanatının zirvesidir; az sözle çok anlam ifade ederler. “Aç ayı oynamaz, üzüm üzüme baka baka kararır, işleyen demir ışıldar, bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur, çok söz yalansız, çok mal haramsız olmaz.” gibi atasözlerimiz sayfalarca anlatılacak mesajları bir veya iki cümle ile anlatır. Atasözleri kalıplaşmış ifadelerdir. Onlardan hiçbir şekilde kelime atılamaz, onlara kelime eklenemez; hatta kelimelerin yeri bile değiştirilemez. Atasözlerimizin anlaşılması konusu Türkçenin en temel ve en önemli konularından biridir. Gerçek anlamının dışında mecazi anlamlar ifade eden bu kalıplaşmış ifadeleri erken yaşlarda kavrayabilmek, ömür boyu sürecek olan dil öğrenme maceramızın sağlıklı bir yolda devam etmesi anlamına gelir. Deyim ve atasözü konusunda bilgi edinmemiş olan çocuklarımız, ileriki yaşlarda iki cümle ile derdini anlatmak yerine saatlerce kekeleyecekler ve lafı ağızlarında geveleyeceklerdir; buna rağmen dertlerini anlatamayacaklardır.