Yayınladığı eserlerle 20. asrın ilk yarısı boyunca Türk ilim ve kültür dünyasına değerli katkılarda bulunmuş bir isim olan Kilisli Rifat Bilge; Sâdî’den yaptığı Bostan ve Gülistan tercümeleri, Dîvânü Lugâti`t-Türk ve Dede Korkut Kitabı neşri gibi çalışmalarıyla edebiyat alanında da önemli eserler ortaya koymuştur. Türk edebiyatına yönelik geniş bir bilgisi olan Kilisli Rifat, Türk İslâm kültürüne büyük etki etmiş klasik eserlerin yanında anonim halk şiirine de önem vermiş; mâniler, türküler ve destanlar üzerine çalışmalarda bulunmuştur. Bunlardan sadece mânileri bastırabilen Kilisli’nin derlemesi aşk, sevgi, mutluluk, kaygı, özlem ve hüzün gibi gündelik hayatın her anına karşılık gelebilecek duyguların halkın dilinde şiirleştiği bir metindir.
Kilisli Rifat mânilere dair bir hatırasını şöyle aktarmaktadır: Çocukluğumda belki sekiz yaşımda idim. Bir kına gecesini temaşaya gitmiştim. Gelin hanım elleri, ayakları kınalanmış, gözleri sürmelenmiş, yüzü yazılmış, giyinmiş, kuşanmış bir tavus olmuş. Bir sandalyede süzülmüş oturuyordu. Derken oğlan evinden gelinciler, yani kadınlar geldiler. İçlerinden mâni bilenler birkaç mâni söyledi. Fakat bir tanesi acı mâni okudu. Gelin hanım ağladığı gibi başkaları da ağladılar. Meğerse kız öksüz imiş. Okunan mâni şu idi:
Kekliğim seker ağlar Tüyünü döker ağlar
Anasız gelin olan İçini çeker ağlar
Çocukluk döneminde sosyal çevresinden işitmesiyle hayatına giren mânilere yönelik ilgisi İstanbul’a geldikten sonra daha da artan Kilisli, kitapçılardan ve kütüphanelerden edindiği şiir mecmuaları yoluyla ulaştığı mânileri derlemeye başlamıştır. Uzun yıllar boyunca sürdürdüğü ilgisi nihayetinde bir mâni arşivine sahip olmasını sağlamış ve bunları yayına hazırlamaya karar vermiştir. 1760 mâniden meydana gelen eseri Mehmed Fuat Köprülü ve Ziya Gökalp Bey gibi dönemin önde gelen kültür adamlarının da teşvikiyle yayımlanmıştır. Kısa, günlük dile yakın ve ezberlemesi kolay olmasıyla dilden dile yayılan mânilerin Türk halkının duygu, düşünce ve hayallerini yansıtan kültürel bir miras olduğu açıktır. Kilisli Rifat eseriyle bu mirası kültür dünyamıza armağan etmiştir.