(…)
Denilebilir ki tekil durumların toplumsal dokuyla karşılaşmasından oluşuyor öyküler.
(...) Sayıl Cengiz Gündoğdu günümüzün dünyasında kapitalizmin öğüttüğü insanı hiçlikle buluşturuyor. Öykülerin hemen hemen hepsinde aşklar mutlu bitmiyor. Okuyanlar neden böyle oldu. Neden sevgililer mutlu olamıyor sorusuyla başbaşa kalıyor. Yanıtı gerçekçiliğinde aramalı. Masal dünyasında yaşamıyor Sayıl Cengiz Gündoğdu. Evet, düş dünyası zengin. Bulutlarda, yıldızlarda gezmeyi seviyor. İnsancıl’da yıllardır yazdığı Yıldız Güncesi Var. Akanyıldız, Kutup yıldızı, Rüzgar. Kitaplarının adları bile bize onun düş dünyasının ipuçlarını verir. Peki öyküleri neden acı verici bir sonla bitiyor. Kısa ve net bir yanıt verilebilir. Kapitalizmin yarattığı sömürü dünyasından insan esenlikle yaşayamaz demektedir. Sayıl Cengiz Gündoğdu. Bu durumu öykülerdeki insanların yaşamları üzerinden verir.
(…)Öyküleri okurken gözümüzün önünden ülkemizde yaşananlar geçer. Bir yanıyla yaşanmışlık birikiminin acı anları kendini duyurur.
Berrin Taş