Dün akşam bana *Seninle şöyle bir oturup konuşamadık!* demişti. Ben artık böyle düşünmüyordum. Dün akşam onunla uzun uzun konuşmuştum.
O bu dünyadan ayrılırken benim hayatıma, başka hiçbir insana nasip olmayacak kadar canlı bir şekilde giriyordu. Bundan sonra onu daima yanımda bulacaktım.
Şirkette Raif Efendi’nin boş masasına oturdum ve siyah kaplı defterini önüme koyarak bir kere daha okumaya başladım.