Tükendi
Stok AlarmıElinizdeki derleme Kur’an’da yer alan iki dini grubu dile getiren kavramlarla alakalı, çoğunluğu oryantalist kökenli olan, çalışmaları bir araya getirme çabasıdır. Bu kavramlardan birincisi hanif, ikincisi ise Kur’an’da Hıristiyanları ifade etmek için kullanıldığı kabul edilen nasârâ. Kur’an’da, tekil ve çoğul olarak on iki farklı yerde geçen hanif kelimesi belki de, Kur’an’ın en tartışmalı kavramlarından biridir. Kur’an’daki Haniflikten maksat, insanların tabiatlarının kendisine uygun olarak yaratıldıkları İbrahim’in, tevhit esaslı dini olmasına rağmen; hem dokuzuncu yüzyıldaki Hıristiyanlar (İshak el-Kindî, Risâle) hem de modern araştırmaların en azından bir kısmı için, Süryanice pagan anlamındaki hanpadan türemiş bir kelimedir.
Bu da, Hz. Peygamber’in çağırdığı ve İbrahim’in temsilcisi olduğu tek tanrıcı tanrı anlayışı düşüncesinin tartışma konusu olmasına yol açmıştır. İlk dönem oryantalist çalışmalar kelimenin Süryani-Hıristiyan, Arap kullanımları ve Kur’an’daki anlamının gelişim süreci üzerinde yoğunlaşırken; son dönem çalışmaların bir kısmı; Kur’an’da zikredilen Hanifliğin ne olduğunu diğer bir kısmı ise Hz. Peygamber döneminde var olan ve Hanif olarak isimlendirilen kişilerin kimliklerinin ve onun müstakil bir din/inanç mı yoksa bir yaşam tarzı mı olduğu üzerinde yoğunlaşmıştır. Kitabın ikinci ve nispeten daha az bir kısmını oluşturan nasârâ kelimesi ise, İsa’nın doğum yeri bağlamında tartışılmıştır. Burada yer verilen yazı kavramın ifade ettiği dini grubu, Hıristiyanlığın geçirdiği tarihsel aşamaları dikkate alarak açıklamaya çalışmaktadır ki, ortaya koyduğu sonuç itibariyle Müslümanların Hıristiyanlık anlayışını zorlayacak bir yaklaşıma sahiptir.