Bu eserde, tefsir tarihinin ilk dönemlerinden günümüze kadar geçen sürede önemli bir tefsir problemi olarak Kur’an ve fıkıhla ilgilenen ilim adamlarının gündeminde yer alan, üzerinde birçok görüş ayrılıklarının yaşandığı, tartışmaların yapıldığı nesh konusuna yeni bir yaklaşım sergilemeye gayret edeceğiz. Çünkü nesh konusu, zaman içerisinde teorik boyutlar kazanarak Kur’an’la ilgili bir algının gelişimine neden olmuştur.
Bu konunun, özellikle 11 Eylül hadisesinden sonra Siyonist-Haçlı ittifakı tarafından İslam dünyasına karşı geliştirilen düşmanlık, saldırı ve işgal planlarını meşrulaştıran, İslam ve Müslüman imajını terörizmle kirleten tekfirci yorum ve hareketlerin fikrî zemininin oluşumunda önemli bir yere sahip olduğu da söylenebilir. Ayrıca, söz konusu ittifaka bağlı birtakım merkezler tarafından, tefsir ve fıkıh kitaplarında nesh konusu ile ilgili örneklerden de hareketle Kur’an’ın çelişki ve tutarsızlıklarla malul bir kitap olduğuna, dolayısıyla Allah’ın kelamı olamayacağına dair birtakım iddialar öne çıkarılmakta, Kur’an’ın otantikliği konusunda zihinlerde şüpheler uyandırılmaya çalışılmaktadır.
Eserin, nesh probleminin çözümüne olduğu kadar, yaklaşık üç asırdır hızlı bir değişim sürecine giren, farklı kültür ve medeniyet anlayışlarının meydan okumaları ile karşı karşıya kalan, diğer din mensuplarıyla daha sıkı bir diyalog içerisine giren İslam dünyasında, Kur’an ile sosyal hayat ilişkisinin kavranılmasına da önemli katkı yapacağına inanıyoruz.