Şiirin damıttığı, dizeden türeyen insan tüm çoğulluğuyla çıkıyor Utkun Büyükaşık’ın dizelerinde. Nazım’dan Turgut Uyar’a şiirin evrensel tarihinde şairce bir söz, yaratıcı imgenin peşinde bir yolculuk bu. Şiirin poetikasını, imgenin özgünlüğünü ciddiye alan “şairce” bu sözü okurken coğrafyanın kişisel ve toplumsal trajedilerini de okumak olası.
Sanki coğrafyanın çığlığı akıyor bu dizelerde. Hatay, Defne ve Antakya’nın büyük deprem felaketiyle yitirdikleri düşünüldüğünde bu şiirler Hataylı bir ozanın kentin belleğine dair çığlıklarını taşıdığını görmek mümkün.
“Göçük altında sevinçlerimiz
Ey acımasız terzisi ömrümüzün
Kentlerimize kefen dikmekmiş tek hünerin
Kokun sinmiş günlerin ellerine
Yarım kaldı gülüşlerimiz
Yeniden kuracağız seni ey şehir
Yine ters akacak o güzel nehir”
U.B