Bütün büyükler bir zamanlar çocuktular. Ama onlardan çok azı bunu hatırlar.
Antoine de Saint-Exupéry’nin dünyaca ünlü eseri, özgün dilinden yapılan çevirisiyle okurlarla buluşuyor. Büyük küçük fark etmeden her yaştan insanı etkileyen bu metin, en iyi çağdaş eserler arasında yer alıyor.
Büyükler sayılara bayılırlar. Diyelim ki onlara yeni bir arkadaştan bahsettiniz, asıl
sorulacak şeyleri sormazlar. “Sesinin nasıl olduğunu? Hangi oyunları sevdiğini?
Kelebek koleksiyonu var mı?” gibi sorular yerine “Kaç yaşında? Kaç kardeşi var? Kaç kilo? Babası kaç para kazanıyor?” gibi sorularla onu tanıyabileceklerini sanırlar.
Aynı şekilde onlara “Küçük Prens’in sevimli oluşu, gülümseyişi, bir koyun istemiş olması onun var olduğunu gösterir. Bir koyun istiyorsa o vardır.” derseniz omuzlarını silkip bunu çocukça bulduklarını söylerler. Ama geldiği gezegenin Asteroid B-612 olduğunu söylerseniz size hemen inanırlar, soru sormayı bırakırlar. Böyledir işte büyükler.
Çok şey beklememelisiniz. Çocuklar büyükleri hoş görmeye alışmalıdır. Bizler hayatı yakından biliyoruz, o yüzden bizim için sayıların bir önemi yoktur