“Eğer kelebekleri görmek istiyorsam birkaç tırtıla katlanmam gerek. O kadar güzel görünüyorlar ki… Yoksa kim ziyaret eder beni? Sen uzaklarda olacaksın. Büyük hayvanlara gelince… Hiç korkmuyorum onlardan. Benim de pençelerim var.
Yapmacıksız bir tavırla dört dikenini göstermişti.
“Öyle dikilip durma, çok sinir bozucu…” diye devam etmişti. “Gitmeye karar vermişsin, öyleyse git.”
Küçük prensin ağladığını görmesini istemiyordu. Öylesine gururlu bir çiçekti ki…