Shakespeare ile aramızdaki kültürel, coğrafi, zamansal ve algısal mesafeleri kapatmanın bir yolu yok belki, ama onun dünya ile sahne arasında kurduğu dönüşüm mekânlarındaki yansımalar oyununa yeni bir çevirinin yer değiştiren kelimeleriyle katılmaya davet ediyoruz sizi. Bulduğu her aralıkta sonsuzca dönüşen ve yaratan saf şiirin dramla bedenlenmiş oyununa.
does offend, none, I say none. I’ll able ’em; Take that of me, my friend, who have the power To seal th’accuser’s lips. Get thee glass eyes, And, like a scurvy politician seem To see the things thou dost not.
Kimsenin suçu yok, diyorum, ama kimsenin. Ben herkese kefilim. Sözüme güven, arkadaş; Suçlayanların ağzına mühür vuracak yetkiye sahibim. İyisi mi sen git, kendine bir çift cam göz al da, Rezil bir politikacı gibi, görürmüş gibi yap görmediğini.