Taki Akkuş, roman ve öykücülüğünün yanı sıra, geleneksel halk yazınına, masallara da yönelen, önem veren bir yazarımız. Akıcı anlatımıyla roman ve masallarını iç içe kullanırken doğal ki, halkının yaşayışı, duyarlılığı ve düşünceleriyle bütünleşip zenginleştiriyor.
Bir ulusun döner aynası olan iki yazın türünü bir arada ustaca bir bütünlük içinde kullanmak ayrı bir yetenek işi olsa gerek… Masalların apayrı bir yeri var halk yazınımızda. Yasar Kemal‟in deyisiyle: *Tıpkı kırk bin yıl su altında kalmış, yıkanmış, cilalanmış çakıl taşı gibidir masal. Bu kadar insan emeği, bu kadar alın terinin sonucunda oluşur masal.*
Taki Akkuş, yarının büyüklerine hazırladığı bu yapıtında masal ve roman birlikteliğinde; halkının emeğinden ve alın terinden oluşan zengin kaynağının pınarına iniyor. Bu pınarın değişik sesler ve renkler oluşturan gözelerinden beslenerek; kendi sanatsal yaratısında biçimlenen romanıyla birlikte güzel bir de masal sunuyor bize.