Geriye dönüp baktığımızda, geçmişte yaşadığımız zorlukların, çektiğimiz acıların, tanık olduklarımızın acısıyla tatlısıyla, bu gün için ne denli güzel anılar olduğunu anlarız.
Aslında herkesin anısı, yazılabilirse eğer gelecek kuşaklar için birer tarihsel bir belge olacaktır. Çünkü hayat geçmişe doğru değil, geleceğe doğru akıp gidiyor. Anı kitapları ise, işte o ardımızda kalan zamanımızın tarihidir, belgesidir.

Feyzullah Yorulmaz kendi köyünden başlayarak, Ankara’da sefalet içinde okula başladığı ve bitirdiği yılları, Eskişehir’de üniversitede okuduğu yılları ve bu güne değin yaşadıklarını, tanıklıklarını, verdiği mücadeleyi anlatıyor. Sadece bununla da yetinmiyor. Ankara’nın Çamlıdere ilçesine bağlı olan, doğduğu Bayındır köyünün gelenek, görenek ve yaşam biçimi, inanışları hakkında da oldukça önemli bilgiler veriyor, henüz bir kasaba iken yerleştiği Kazan’ın (Kahramankazan’ın) dününü anlatıyor.