Bu uluslararası çok-satan kitap yakın zamanda açılmış eski Sovyet blokunun arşivlerini derinlemesine inceleyerek komünizmin tüm dünyadaki asıl "başarısı"nı ortaya çıkarıyor: terör, işkence, kıtlık, toplu sürgün ve katliamlar. Bir araya getirdiği şaşırtıcı detaylarla kitap komünizmin yetmiş yılı aşkın süre boyunca işlediği suçları listeleyen ve analiz eden ilk kapsamlı denemedir.
“Devrimler, ağaçlar gibi, meyveleriyle yargılanmalıdır,” diye yazmıştır Ignazio Silone ve bu tam olarak yazarların “Büyük Serdümen” lakaplı Mao’nun Çin’i, Kim İl-Sung’un Kore’si, “Ho Amca” lakaplı Ho Çi Minh’in yönetimindeki Vietnam ve Castro yönetimindeki Küba, Mengitsu yönetimindeki Etiyopya, Neto yönetimindeki Angola ve Muhammed Necibullah yönetimindeki Afganistan gibi komünist deneyimlere uyguladıkları ilkedir. Hepsi Avrupa’da yaşayan seçkin bilim insanları olan yazarlar sadece insanlığa karşı işlenmiş komünist suçları değil, Stalin’in Moskova’daki yüzlerce kilisenin yıkımından Çavuşesku’nun Bükreş’in tarihî merkezini yerle bir etmesine ve Mao’nun Kızıl Muhafızlar’ının Çin kültürü üzerinde yarattığı geniş çaplı yıkıma kadar ulusal ve evrensel kültüre karşı işlenmiş olanları da belgeliyorlar.
Ölü sayısı artarken –eski Sovyetler Birliği’nde 25 milyon, Çin’de 65 milyon, Kamboçya’da 1,7 milyon ve böyle gidiyor- yazarlar komünizmin bin yıllık ideolojisinin uygulanmaya başladığı yerde hemen nasıl ve neden suça, teröre ve baskıya yol açtığını sistematik bir şekilde gösteriyor. Sıradışı bir muhasebe olan bu kitap 20. Yüzyıl`ın şiddet hiyerarşisinde komünizmin dikkat çekici ve eşi benzeri olmayan konumunu gözler önüne seriyor.