*Avrupa’da bir heyûla dolanıyor – komünizm heyûlası.* *Bütün ülkelerin proleterleri, birleşin!*
Komünist Manifesto’nun ilk ve özellikle son cümleleri, yüz yetmiş yıldır, bu kısa metni hiç okumamış olanların bile kulağına çalınmış olmalıdır. Ki, bütün dünyada modern zamanların en fazla okunan, en fazla yayımlanan ve en fazla yasaklanan, kovuşturulan metinlerinden birinden söz ediyoruz. Siyasi etkisi yanında, diliyle, belâgatiyle, *havasıyla* da, modern zamanların temel metinlerinden biri olduğu kuşkusuzdur.
Marx ve Engels’in, yüz yetmiş yıl önce kurulan enternasyonal Komünist Parti’nin ana ilkelerini ve programının genel çerçevesini ortaya koymak üzere kaleme aldıkları Manifesto, adı üstünde, modern komünist fikriyatın temel metni kabul edilir. Marx ve Engels’in en kolay okunur metinleridir. Somut tarihsel göndermelerinin, pratik savlarının ötesinde tarihe, topluma, ekonomiye, insana, insanlığa bakış için bir mercek sunar.
Marx ve Engels’in yeni basımlarına düştükleri şerhler, bu kısa metnin, bizzat yazarlarınca, işlenmeye açık bir cevher olarak düşünüldüğünü gösterir. Yine bu şerhlerde, sosyalizmle komünizm arasındaki bağ ve farklara da değinilmiştir.
Dünyayı değiştirme azmiyle, bu azmin bir parçası olan dünyayı anlama tutkusuyla yazılmış olan Komünist Parti Manifestosu, bizzat o azmin ve o tutkunun tarihî timsallerindendir. Bu, onun ufkunu, münferit komünist parti ve hareketlerin de ötesine taşır.