Ezelden ebede her türlü hamd ve övgü, şükür ve minnet, âlemlerin Rabbi olan Allâh’a mahsûstur. Salât ve selâm Hâtemü’l-Enbiyâ Efendimiz Muhammed’e (A.S.M), O’nun âl ve ashâbına olsun...
Mantık ilmine dair olan Üstâd Bedîüzzamân Saîd Nûrsî Hazretlerinin te’lif ettiği Kızıl Îcâz nâmındaki eseri aslına bağlı kalarak tercüme etmeyi bize nasib eden Allâh’a sonsuz hamd ederiz.
Kızıl Îcâz, Abdurrahman Ahdarî’nin 142 beyitten oluşan “Süllemü’l-Münevrak” isimli eserinin ilk 66 beytine bir şerh olarak yazılmış bir eserdir. Bir şaheser olan Süllem, Mantık ilmiyle ilgili konuları daha iyi hıfzetmek ve akılda kalıcılığını sağlamak amacıyla manzume olarak yazılmıştır. Medreselerin genelinde okutulan Mantık kitaplarından birisidir.
Abdurrahman Ahdarî, Mantık ilmine merdivenler basamağıyla çıkılacağını ve her bir basamakta ilmin daha ihatalı basamaklarına ulaşılabileceğini belirtmek amacıyla bu esere süslü merdiven anlamında “Süllemü’l-Münevrak” ismini vermiştir. Aslen Cezayirli olan Ahdarî, Mantık, Astronomi, Matematik ve Fizik alimlerindendir. Kabri Cezayir’in Bentyus mıntıkasında bulunmaktadır.
Süllem, Mantık’ta meşhur bir eser olan Ebherî’ye ait “İsaguci” isimli eserin Ahdarî tarafından manzum hale getirilmesiyle meydana gelmiştir.
Üstâd Hazretleri Kastamonu Lahikası’nda geçen bir mektûbunda Eski Saîd’in te’lifatından olan Kızıl Îcâz hakkında şöyle demektedir:
“Hem Eski Saîd’in ilm-i mantık noktasında bir şâheser hükmünde bulunan gayr-ı matbû‘ Ta‘likât’tan süzülen i‘câzlı bir îcâz-ı hârikada, müdakkik ulemâları hayret ve tahsînle dikkate sevk eden, matbû‘ “Kızıl Îcâz” nâmındaki Risâle-i Mantıkiye Risâle-i Nur’la bağlanmasına ve şâkirdlerinin âlimler kısmının nazarına göstermek lâyık gördüm. Fakat çok derindir. Bugünlerde Feyzi’ye bir parça ders verdim. Belki bir zamân Feyzi kendisi, başkasının da anlaması için dersini Türkçe kaleme alacak.” (Kastamonu Lahikası, Tenvîr Neşriyât, s.153)
Mantık ilmindeki “Süllemü’l-Münevrak” isimli metni Bediüzzaman Hazretleri Kızıl Îcâz adıyla şerhetmiş, daha sonra kardeşi Abdulmecid Nursî Ağabeyimiz de kendisinden ders alarak Kızıl Îcâz’a hâşiye yapmıştır. Bu çalışmada, merhûm Abdulmecid Ağabey’in bu hâşiyelerinden de yararlanmış bulunmaktayız.
Yayınevimiz, elinde bulunan H.1339’da Evkaf Matbaası tarafından matbu‘ hale getirilen Kızıl Îcâz eserini dijital ortama aktarmış, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Niyazi Beki Hocamızın bir yıla yakın çalışması neticesinde tercüme ettirmiş ve yine kendisi tarafından izâhlar eklenerek siz okuyucularla buluşturmuştur.
Kitabın içeriğine dair bazı bilgilerin paylaşılmasını elzem olarak görmekteyiz. Arabî kısım ile ilgili olarak:
1- Kitap içerisinde çerçevelerde bulunan Arapça ibarelerde şiir şeklinde kırmızı renkle yazılan kısımlar Süllem kitabına ait beyitlerdir.
2- Üstadımız Bedîüzzamân Saîd Nûrsî Hazretlerinin, bu beyitlere düşmüş olduğu şerhler beyit üzerinde numara ile gösterilmiş ve beyit altında siyah renkle yazılmıştır.
Tercüme ve izâh kısımı ile ilgili olarak:
1- Tercüme kısmında kırmızı renkle yazılan ifadeler beytin tercümesidir.
2- Numaralandırılmış kısımlar ise yukarıdaki çerçeve içerisinde bulunan o numaraya denk gelen Arapça ibarelere Üstâd Hazretlerinin numaralandırarak yapmış olduğu şerh metninin tercümesini içermektedir.
3- Ayrıca numaralandırılmış her bir kısımdan sonraki “Îzah” başlığı altında Prof. Dr. Niyazi Beki Hocamızın o kısmın daha iyi anlaşılabilmesi için yapmış olduğu açıklamalar yer almaktadır.
Bununla beraber azâmî istifadeye sebep olması için sayfa altlarına lugatçe ve kitabın sonuna kapsamlı bir indeks çalışması eklenmiştir.
Bu çalışmada, tercüme ve izâhları ile eserin daha rahat anlayabilinmesi için yoğun bir çaba gösteren başta Saygıdeğer Prof. Dr. Niyazi Beki Hocamıza ve Tenvîr Neşriyât’ın Tashîh Heyeti ailesine teşekkür eder, sa‘ylerinin meşkûr olmasını Cenab-ı Hakk’tan niyâz ederiz.
“Muvaffâkiyet Niyet-i Hâlisenin Refîkidir.”