Kıyıdaki Değirmen, hayatı boyunca kendi kimliğini saklamak zorunda kalmış bir yazarın, kendini içine en çok sığdırabildiği, eleştirmenler tarafından en otobiyografik olduğu kabul edilen eseridir. George Eliot mahlasıyla yazmak zorunda kalmış olan Mary Ann Evans’ın, yaşadıkları ve tüm yaşayamadıkları ile ortaya çıkardığı, 19. yüzyıl İngiliz Edebiyatı’nın en nadide eserlerinden biri olan bu romanı, şimdi yeni ve güncel bir çeviriyle, siz okuyucularımızla buluşuyor.
Mary Ann Evans’ın gizlice icra ettiği sanatı, bu romanın sayfalarında tüm dalları kapsayabilen bir kabiliyet gösteriyor. St. Ogg’s isimli ufak bir kasabada büyüyen küçük bir kız olan Maggie Tulliver’ın hayatını, bazen büyük Hollandalı ustalar gibi tüm karanlığıyla resmederken, bazen de insan psikolojisinin en hassas yönlerinden ve engin bir kültür yelpazesinden istifade ediyor. Kıyıdaki Değirmen, kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan bir kadının, ailenin, sevginin ve kaskatı bir toplumun hikâyesi olarak, yayınlandıktan yüz altmış yıl sonra bile hala insan ruhunun derinliklerine hitap ediyor. İsminden vazgeçmiş bir yazarın bu romanında, tüm Mary’ler ve tüm George’lar hissedip, düşünebilecekleri çok fazla şey bulacaklardır.