Kitaplara aşığım, kitaplar krallığımdı benim. Gece gündüz okudukça, usuma kıvılcımlar saçıp, gülhatmi çiçekler açtıran kitapların büyüsüyle yatıp kalktım. Dünyamı sardıkça genişleten bu gizemli, sıcak soluklu arkadaşlarım arasına katılıp; şelale dökülüşü serin gülüşleriyle kucak açıp koynuma giren yüzlerce sevgili kadın kahraman da, bana hep bir şeyleri öğretip sevdamı dokuyan kitaplardı!..

Andre Gide; "Anı yazmak ölümün elinden bir şeyler kurtarmaktır" der. Bu söz beni etkileyeli yıllar oldu. Ve kıvanç duyuyorum ki, kafaya koyduğum bir işi başaran soydanım! 40 yılı aşkın süredir; defterler, ajandalar, dosyalar arasında sararıp solmuş kağıtlara karalanmış kolilerce yazı ile tören konuşma notları, mektuplar, işaretler, gazete kesikleri, çizgiler, resimler vb. benimle yaşayıp birikmiş. Kimi radyo TV’lerden CD’ye, bant kayıtlarına çekilmiş onlarca ses ve görüntü yumağı! Yaşam belgesi bunlar. Anılar yumağı içinden ‘iki kitap çıkarmak’ zorlu bir savaşımdı ki yordu. Yüzümün aynasına yansıyan zorlu savaşımlar tarihidir!…

Yazmak benim kaderim! "Sanat baskıdan doğar, hürlükten ölür"(müş).. Ölümün elinden neleri kurtardım doğrusu bilemem ama; çağı saran şu virüs illetinin korkusu (baskısı), ereğime ulaşmak çabamın hızını artırdı iyi ki. Acayip duygular içindeyim. Ayıp olmasa hani Korona belâsı yanında, ‘karagüç’ten çektiğimiz zorluk ve zorbalıklara da, ‘her şerden bir hayır doğacağı` inancıyla teşekkür edesim geliyor neredeyse (!)

10 Ocak 2021 Konyaaltı /Antalya-