“Kırmızı Ringa” kitabının ilk bölümü bir sessiz kitaptır. Bir parkta bulunan küçük, büyük, dört ayaklı, iki ayaklı birçok karakterin hayatından kısa bir kesit sunulmaktadır. Bu arada şanslı olanlar tepelerinde bir Kırmızı Ringa balığının dolaştığını görürler. Kırmızı Ringa, bir tür tılsım belki de bir anlatıcı gibi karakterlerin hayatında bir dokunuş gerçekleştirir. İkinci bölümde ise yazar parktaki karakterlerin bir kısmının öykülerini bizimle paylaşmıştır. Ancak bunlar, onun gözünden anlatımlardır. Parktaki karakterlerin, bu kitabı eline alan kişi sayısı kadar hatta daha fazla farklı sayıda öyküsü olabilir. Bu yüzden kitabın yazarı ve çizeri (Gonzalo Moure- Alicia Varela) okuyucuya seslenerek şu notu düşmüşler:
“Nerede olursan ol, çevrende hikayeler vardır. Pek çok hikaye. İnsanlar kadar çok. Ama onları görür müyüz? Bazen evet. İşte bundan bahsediyor bu kitap. Başlangıçta, ilk baktığında yalnızca kırmızı ringa balığını göreceksin. Dikkatini dağıtmak için bir bahane, bir oyun, neredeyse bir şaka, Ama aslında o balık senin bakışın. Ringa balığı sensin, bu sayfalara kim bakarsa ringa balığı o. Denemeye ne dersin?”
“Kırmızı Ringa”, illüstrasyonları, tasarımı, konseptiyle hem çocukların hem de yetişkinlerin merakını tetikleyen, eğlendiren bir kitap. Belli bir yaş aralığına ve okuyucu kitlesine hitap etmiyor. “Kırmızı Ringa” kendi okuyucu kitlesini kendi yaratacak: Hayal kurmayı ve hikayeleri paylaşmayı sevenler…