*Burası neresi?* diye düşündü.
Şimdiye dek böyle bir yer görmemişti.
*Yoksa... Yoksa, burası dinlenmek için arada sırada bizim oralara gelen insanların yaşadığı, hani şu kent denilen yer mi? Öyleyse yandım...
Kırlara gelenler, bizi özlemle kokladıklarına göre, burada çiçek olmuyor demektir.
Kentte çiçek yoksa ben de yaşayamam.* dedi.
Ailesinin yaşadığı yer, biraz silik de olsa gözünün önüne geldi. Yemyeşil kırları, şırıl şırıl akan dereleri, böceklerin seslerini, kuşların ötüşlerini düşledi.