Kentsel yaşamdaki sorunları azaltabilmenin etkili yollarından birisi, bireylere "katılım yollarıyla kenti ve kent yönetimini etkileyebileceği"ne olan inancın oluşmasıdır. Türkiye’de yerel yönetimler, daha çok "hizmet" işlevleriyle algılanmaktadır. Bu durum, onların "demokrasi" işlevini gölgelemektedir. Toplumda kentli haklarıyla ilgili bilincin oluşması, yerel yönetimleri her iki işleviyle birlikte değerlendirme ve katılım yollarının kullanılması olanağı sunacaktır. Bu hakların bilinmesi, son yıllarda kentlerimizde, kentsel hizmetle ve yönetime katılma konusunda ortaya çıkmış olan toplumsal duyarlılığın daha sistemli ve sonuç odaklı hareketini sağlayabilecektir."Kentli Hakları ve Türkiye", kenti hakları olgusunu, kentin "uygarlık ve özgürlük" nitelikli tarihselliğine dayandırarak ele almakta ve bu çerçevede dünyayı ve Türkiye’yi irdelemektedir. Apartman yaşamındaki alışkanlıkları, sokağa olan duyarlılığı ve nihayet kente ve onun yönetimine yönelik düşünce eğilimlerini, metropol bir kent olan Ankara ile tipik bir Anadolu kenti olan Çorum’un karşılaştırılmasıyla, anket teknikleri ile araştırıyor.
Yayınevi
:
Çizgi Kitabevi Yayınları
2. Hamur