Tükendi
Stok AlarmıElinizdeki kitap, Türkiye’de devlet ideolojisinin 1923’ten günümüze uzanan değişimini ve Kemalizmden İslamcılığa doğru dönüşümünü ele alıyor. Bunu da literatüre iki özgün katkı ile gerçekleştiriyor. Birincisi, yazar Umut Şahverdi Türkçe okuru ülkemizde pek tanınmayan ancak devlet ve sistem kuramları konusunda son derece özgün teorik açılımlar yapan Alman düşünür Niklas Luhman’ın “sistem teorisi” ile tanıştırıyor. Eserinde de Luhman’ın sistem teorisini Marksist teori ile tartışarak Türkiye’de devlet ideolojisinin dönüşümüne dair bir kuramsal çerçeve oluşturuyor. İkinci katkıysa, yazarın bu çerçeveyi soyut iddialarla değil, somut kaynaklara dayandırarak ele alışı oluyor. Bu doğrultuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın 1923`ten günümüze eğitim programlarına dair özgün kaynakları değerlendiriliyor. Yazar, Türkiye`deki ilk ve orta öğretim seviyelerindeki yurttaşlık, din ve tarih eğitiminin içerik, bakış açısı ve odak noktasındaki ideolojik değişimler üzerinden elde edilen bulguları temel alarak iddiasını kanıtlıyor.
Çalışmanın ilk kısmında eğitim, okul, derslik, öğretmen gibi kavramları ve genel eğitim teorilerini tartışan yazar, Cumhuriyet’in kurucu ideolojisi olan Kemalizmin ilkelerini tartıştıktan sonra ikinci kısımda Türk eğitim sistemindeki değişiklikleri izleyebilmek ve tanımlamak için ampirik araştırmaların sonuçlarını paylaşıyor. Konuyla ilgileri bağlamında özellikle seçilmiş üç ders -yurttaşlık, tarih ve din dersleri- üzerinden hem ders içeriklerindeki değişimleri ve bu derslerin saatleri vs. hakkında ulaşılan istatistikleri, hem de öğretmenlere Talim Terbiye Kurulu tarafından gönderilen yönergeleri inceleyerek ve bunların karşılaştırmalı analizini yaparak elde edilen bulgular, kitabı konuyla ilgili olarak kaynak kitaplardan biri haline getiriyor. Resmi ideolojinin iki önemli dayanağı olan Kemalist milliyetçilik ve laiklik, ulusçuluktan ümmetçiliğe uzanan dönüşüm süreci ve kadınların giderek azalan oranda ekonomi ve eğitime katılımı konularıyla bağlantılı olarak, kitabın odağında yer alan diğer konular.
Türkiye`de devlet ideolojisinin 1950`lerin başında Kemalizm’den uzaklaşarak geçiş aşamasına girdiğini, bu geçişin devlet ideolojisini tersine çevirecek kadar önemli olmadığını ancak 1980 darbesinin bu dönüşüm aşamasına geçişi ateşlediğini ortaya koyan çalışma, 2002 yılında iktidara gelen AKP döneminde bu dönüşümün geldiği aşamanın da detaylarıyla fotoğrafını çekiyor.
Kitap bu özgünlükleriyle kesinlikle konuyla ilgili temel kaynaklardan birisi olma özelliğini taşıyor ve tüm okurlar, akademisyenler için önemli bir eser haline geliyor. Özellikle öğretmen, öğretmen adayları ve tabii ki öğrenciler için ise vazgeçilmez bir başvuru kitabı.