Alex’in kaos hakkında bir teorisi vardır: Nereye giderse, kaos onu takip eder. Bu yüzden gazeteci olur ve kendini Tanzanya’da bulur. Darüsselam ve Arusha arasında bir yerde bir düğünde, Alex geçmişi hakkında konuşmak istemeyen fotoğrafçı Ranna ile tanışır. Her zamanki gibi kaos başlar. Önce, durmaksızın yağmur yağmaya başlar ve yolları, evleri silip süpürür. Ve sonra, Amerikalı bilişim milyarderinin cesedi kıyıya vurur ve Ranna’nın geçmişini saklama sebebi gün yüzüne çıkar.
Tanzanya’nın tüm güzelliği ile sergilendiği gerilim romanında bol miktarda aşk, tehlike ve gizem de vardır.
Övgü
“Hikâye harika bir şekilde yazılmış. Beklenmedik dönüşler var. [...] Lisanı kullanmasında bir tazelik var ve bazen bir duyguyu ya da durumu o kadar özgün bir şekilde anlatıyor ki, tadını çıkartmak için tekrar okumak istiyorsunuz.”
-Amanda de Lange, Rapport