Yüce Allah’tan, onun yüce zât ve sıfatlarından, yaratılmışların veya yaratılması imkân dâhilinde olan mahlûkâtın başlangıç ve âkıbetleri itibâriyle hallerinden bahseden kelâm ilmi, hicrî ikinci asırdan bugüne özelde akîde ile ilgili meseleleri, genelde ise Allah Teâlâ ile olan münâsebeti açısından “mâlûm” olan her şeyi konu edinmiştir. Kelâm âlimleri, özellikle İslâm tarihinde Hz. Peygamber’in (s.a.v.) vefâtını tâkiben ortaya çıkan ihtilaflar ve sonrasında meydana gelen fırkalaşmalar sürecinde tartışılan, iman - amel ilişkisi, kazâ - kader inancı, hilâfet - imâmet tartışmaları, yüce Allah’ın zât ve sıfatları ile ilgili mezheplerin farklı yorumları, Rü’yetullah, kulların fiillerinin yaratılması, Allah Teâlâ’nın fiillerinin adâlet ve zulüm yönünden nitelendirilmesi, büyük günah işleyen kimsenin imanı vs. konularda farklı görüşleri analiz ederek, İslâm akîdesinin bütünlüğü içinde anlamaya ve sorulara cevap bulmaya çalışmışlardır. Bunun yanında özellikle İmam Gazzâlî’den sonra kelâm konuları arasına dâhil olan felsefî meselelerde de yine İslâm Dini’nin bütünlüğünü göz önünde bulundurarak mâkul ve kabul edilebilir bir yaklaşım ortaya koymaya gayret etmişlerdir. Elinizdeki bu kitap, bahsi geçen konularda farklı yorumlar ve onlar karşısında Ehl-i Sünnet mütekellimlerin duruş ve görüşlerinin anlatıldığı bir çalışma olup, kelâm ilmini öğrenmek isteyen ve ilgi duyanlara genel bir bilgi sağlayacak nitelikte kaleme alınmaya çalışılmıştır.