Selim, geçmişindeki belirsizliklerin ve ilk aşkın gönül kırıklığının verdiği yorgunlukla yol almaya çalışan genç bir adam.
Kayıp bir zamanın peşine düştüğünde karşılaştığı her kişi, benliğinin bir başka odasına açılan kapı gibidir adeta. Emekli bir gazeteci, küskün bir komünist, mütevekkil bir sûfi, eski bir pavyon şarkıcısı ve geçmişi pişmanlıklarla dolu bir adam…
Seksenli yılların hoyrat siyasi atmosferinden günümüze uzanan tertemiz bir aşk karşılar onu… Ve bizleri kadim şehrin, Bursa’nın sokaklarında gezdirirken, kulağımıza kaybettiklerimizi fısıldayan bir hikaye…