Kışın ortalarıydı. Pencere kıyısına oturmuş yağan karı seyrediyordum. Birden iri bir kar tanesinin pencerenin önünden aşağı doğru savrulduğunu gördüm. Camı açıp avucumu uzattım. Avucuma yavaşça kondu. Neden onu avucuma almıştım? Onunla tanışabilecek miydim? Bana başından geçenleri anlatabilir miydi? Sanki düşüncelerimi okumuştu. Hafifçe kıpırdadı. Dile geldi.
“Başımdan geçenleri öğrenmek istiyorsun değil mi?” diye sordu.
Heyecanla, “Evet!” diye bağırdım.
“Öyleyse dinle. Anlatmaya başlıyorum.”
Bu kitapta Samed Behrengi’nin beş hikayesi bulunuyor: Kar Tanesinin Serüveni, Ninenin Sarı Civcivi, Ah Masalı, Edi ile Büdü ve Karnı Zil Çalan Fare. Behrengi’nin diğer eserlerinde olduğu gibi bu hikayelerde de sevgi, dostluk ve arkadaşlık konuları ön plana çıkıyor. Her bir hikayede çocuklar bir yandan farklı dünyaların kapılarını aralarken bir yanda da Behrengi’nin yalın ama çarpıcı anlatımından kendilerine önemli hayat dersleri çıkarıyorlar.