Kapitalist Süreç ve Türkiye`de Temel Sorunlar, Demokrasi, Kürtler ve AB

34,00 TL
Yayınevi Liste Fiyatı:
50,00 TL
Stok Adedi: 0

Tükendi

Stok Alarmı

Genç İttihatçı Mustafa Kemal 1919`da, İngiliz vizesi ve padişahın oluru ile Topal Osman vs. Çetelerin güvenkiğinde Anatolia ve Mezopotamya`ya geçti. Amasya tamiminde "Kürtlere muhtariyet" ile yanılttı, projelerine malzeme etti. Koçgiri Alevi Kürt aşiretleri biat etmedi. Buna rağmen "Koçgirliler çapulcu, ingilizlerin işbirlikçisi" diye suçlandı.

"Halka rağmen halk için!" politikasının temsilcisi New-İttihatçılar, yaprağı bile kıpırdatmayacak bir reflekle, Türkiye`nin `ötekileri`ni temizlemekle yetinmedi, birbirlerini de öldürmekten geri durmadı.. İkinci Dünya savaşı yıllarında, daha evvel gerçekleştirdikleri soykırımlar ile birbirlerinden kötü ünlü feyizler alan Almanya ve Türkiye`nin flörtleri hiç de sıradan değildi.

İki dönem iktidar değil, hükümet olan Demokrat Parti`ye karşı ; 1950 `lerin sonunda gelenekselleşen Türk darbe tarihlerine, yeni bir halka daha eklendi. Yassıada yargılamaları ile Başbakan Adnan Menderes dahil, Demokrat Parti`nin üç yetkilisini astılar. Sonra da Topkapı`ya taşınan mezarları devlet töreni ile "türbe" ilan edildi. Yanına da 1993 `de zehirledikleri Özal`ınkini " anıt mezar" diye oturttular! 1919 ` da Ermeni Katliamının sorumlusu ve idam hükümlüsü Talat Paşa` nın cenazesini de Almanya ` dan getirip Şişli Abide-i Hürriyet` kemiklerini yerleştirdiklerini de unutmamak gerekir.

Cuntacı Milli Birlik Komitesi ` nin, 1961 " Demokratik Yasaları!" ise sadece Demokratik Parti`ye karşı " Esaslı demokratların kendileri " aldatmacası için idi. Bu " özgürlükçü anayasa " aldatmacası tutmadı. Kitleler CHP yerine Demokrat Parti`nin takipçisi olan Adalet Partisi (AP) ` ne yöneldi. 1965 de olan seçimlerde AP hükümete taşındı.

Ecevit önderliğinde " Demokrasi, Özgürlük, af !" taktiği ile ittihaçı hat, tarihi boyunca ilk kez oy potansiyelini yükseltti . Ancak 0 da 1974 ` ten sonra , "özgürlük" kavramının meydanlarda " halklar" kavramı ile doldurulmaya çalışılması ile geri adım attı ve Ecevit, "Halklar yok, halk var!" sözcüğü ile resmi ideolojiye bağlılığını sergileyince, " Karaoğlan`ın" "faşist" yerine süre konulma süreci başlandı.

12 Eylül askeri darbesinin ardındaki halk, tüm baskılara rağmen, Ergenekoncu Turgut Sunalp`ı değil, Turgut Özal`ı tercih etti. Bu süreç Özal`ın "karizmatik lider" liği sonucunun izdaşları Fethi Okyar ve Adnan Menderes olmamasını önleyemedi.

28 Şubat Darbesi ile Ergenekoncu çizgiye yerleşemediğinden dolayı, Başbakan Necmettin Erbakan` ın da bu tasfiye süreci ile siyasi hayatına son verildi.

Sonra, AKP ve Recep Tayip Erdoğan ekibinin tasfiye süreci başlatıldı. Ancak bu kez dış destek yer değiştirdiği için AKP`nin kapatılması engellendi . İT-C çizgi bir yere kadar soruşturmalardan kendini kurtaramaz oldu.

Mevcut Ergenekoncu kesim düşen kitle desteğini yükseltmek için " cumhuriyet mitingleri yanı sıra, şimdi de " Ulusal Sol, Kızıl Elma" ittifaklarını geliştirerek kendisini kitlelere benimsetmeye çalışmaktadır. Bu çatışmalı ve vizyon arayışı içinde Türkiye, AB yolculuğunda bitap düşmez mi?

Yayınevi : Peri Yayınları
Yazar : Ergün Sönmez
Barkod : 9789759010812
Boyut : 14x21
Sayfa Sayısı : 175
Cilt Tipi : Ciltsiz
Kağıt Cinsi : 2. Hamur
Basım Yılı : 2009
Cep Boy : Hayır
2. Hamur

Yorumlar

Sonuç bulunamadı.
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.