"Bana bu risalenin hem Arapçasını hazırlamak hem de Türkçeye çevirmek teklif edildi. Bu iki işten birincisi nispetle kolay, ikincisi ağır idi. Mamafih ben bu teklifi sevine sevine kabul ettim. Çünkü İbn Sînâ için ben de halimce uğraşacak, o büyük üstada hürmetimi gösterecek idim. Tabir-i diğerle İbn Sînâ için yapılan büyük, muhteşem sarayda mimar değil, kalfa değil rençber olarak ben de çalışacak idim. Bana bu kadarı da kâfidir. Elverir ki ilminden, eserlerinden bütün cihanın istifade ettiği gibi benim de müstefit olduğum o hocalar hocasına, o ilim membaına ben de hizmet etmiş oluyorum."
Kilisli Rifat Bilge
"İbn Sînâ’nın Edviye-i Kalbiye kitabı Kânûn, Şifâ veya Necat kitapları gibi meşhur olmamakla beraber sırf tıbbi olan mahiyetinden dolayı Kânûn eseri ile birlikte Avrupalılarca tanınmış ve o da Kânûn gibi Latinceye tercüme edilmiştir…
[Edviye-i Kalbiye’nin] heyet-i umumiyesinde, İbn Sînâ’nın büyüklüğünü her eserinde gösteren insicam ve intizam göze çarpmaktadır. Bu kitap büyük üstadın Kânûn’u gibi geniş, felsefi eserleri gibi derin değildir. Fakat her faslında filozofun bir mesele üzerinde mahsur kalmaya razı olmayan, daima umumileştirmeye meyyal olan zihniyeti meydana çıkmaktadır."
Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp
Hindiba Makalesi’nin İstanbul kütüphanelerinde on bir nüshası vardır. İşte bu nüshaları karşılaştırarak tam doğru bir metin elde eden Edebiyat Fakültesi Lektörü Bay Kilisli Rifat tarafından bu metin dilimize çevrilmiştir. Dikkat ve emek sarf ederek bunu tercüme eden Bay Kilisli Rifat’a Tıp Tarihi Enstitüsü sonsuz şükranlarını sunar.
A. Süheyl Ünver