"Eskiden sözcüklere kulaç attırarak ışıl ışıl bir denizde yüzdürüyordum onları. Pervasızca. Şimdiyse fırtınalı bir denizde kimileri kara bir geminin bordasına çarpıp parçalanıyor, kimileri de küçük bir adacığın kumsalında soluk soluğa can veriyor. Yerlerini benim istemediğim onların istedikleri sözcüklere bırakmamı söylüyorlar. Üsteleyerek, olmadı baskıyla zorbalıkla. Hepsini salabileceğimi/salabileceğimizi hiç düşünmeden. Özgürce."
Adnan Özyalçıner, "bakmak yerine görmek" olarak tanımladığı "değinmeler"ini bir araya getiriyor. Evrensel gazetesinde Değinmeler başlığını taşıyan, kısalı uzunlu gözlemleri, "görmeden öte gösterme"leri var kitapta. Kimi kaygı, kimi umut veren olaylardan tarihe düşülen notlar...
"Kentin yoksul mahallelerinden, işçi mahallelerinden bütün kente yayılan" öykülerin yazarı Adnan Özyalçıner`in değindikleri, Kalabalıktan Birileri`nde.
Özyalçıner`in yeni öykülerinin yer aldığı Torik Akını, geçen ay Manos`tan çıkmıştı.