Meksikalı yazar Mario Bellatin, Türkçedeki üçüncü kitabı Kahraman Köpekler’de tuhaf bir dünya yaratıyor. Köpekleriyle konuşan hareketsiz adam, boş plastik torbaların sınıflandırılmasıyla uğraşan annesi ve kız kardeşi, başlıca işi hayvanlara bakmak olan hemşire-eğitmen. Ama asıl dünya köpeklerin çevresinde dönüyor, otuz Belçika Malinois çoban köpeğinin.
Pablo Neruda, Julio Cortázar okumamış insanın saçları dökülür, der. Bellatin içinse tam tersi geçerlidir: Bellatin okumuş insanın saçları dökülür. Bellatin okurunu sakat bırakır, aksayarak yürürsünüz kelimeler arasında, belki de sakatlığın ne demek olduğunu kendi vücudundan bildiğinden. Kahraman Köpekler’de hareketsiz adamınki bir çöküşün anlatısıdır ama yukarıdan aşağı inen bir çizgi olarak kurgulanmış dramatik bir çöküş hikâyesi değil, öncesi ve sonrası olmayan ezeli bir çöküşün kırıntıları.
*Hareket edememekle geri zekâlı olmanın farklılığını açıklığa kavuşturduktan sonra, hareketsiz adam aptal köpek yoktur gerzek sahip vardır, diye güvence verir. Hemen ardından çılgın kahkahalara boğulur.*