Kafka çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Ahmet Sarı, ünlü yazarın az bilinen bir yönüne ışık tutuyor: Kafka’nın vejetaryenliği, yeme-içme alışkanlıkları ve bunların eserlerine yansımalarını, titiz bir çalışmayla inceliyor. Kafka’nın pek bilinmeyen bu yönü, yazdıklarını yorumlamakta size bambaşka pencereler açacaktır.
“Kafkaesk Anorexia” sadece beden ve başın, ruhla bedenin birbirinden kopukluğunu dillendirmez, bir varlık alanına açılarak organsız beden oluşluğu da dillendirir. Somut etten soyut alana açılmayı bir ödev sayar. Derisi, kılları, gözenekleri olan; terleyen, kanlı canlı etten olan, kanlı canlı bir et parçasında şekil bulan ve bu canlının zihninde yurt edinen, yuva kuran ancak onun zihninde gelişme ve serpilme olanağına sahip epistemenin, bilginin, bilmenin de bir anorexik kazısını amaçlar.
Ahmet Sarı