Bu eser İslam İnkılabı Rehberi Seyyid Ali Hamenei’nin, vatan savunması yaparken hayatlarını kaybeden Ermeni vatandaşların evlerine yaptığı ziyaretleri içermektedir.
Ermeni Vatandaş: “Biz İran’da ve İslam Cumhuriyeti yönetimi altında çok özgür, rahat ve iyi yaşıyoruz. Size daha fazlasını açıklayayım; Birkaç yıl önce İngiltere’deydim. Oxford, Harvard ve diğer üniversitelerden emekli öğretmenlerle dostça bir toplantı düzenlenmişti. Yaşlı erkek ve kadınlar toplanıp batı ve doğu ülkelerinin medeniyetleri hakkında konuşuyorlardı. Daha çok İslam ülkelerinde yaşayan azınlıklara dikkat çekiyorlardı, tıpkı uzun yıllardır bizim İran’da yaşadığımız gibi. Onlara gerçekleri anlattığımda çok şaşırdılar ve ben onlara şaşırmamalarını söyledim. Çoğunun ne olup bittiğinden haberi yoktu. İran’da kültürel, dini ve sosyal açıdan ne kadar özgür olduğumuzu bilmiyorlardı.
Doğru söylüyor, biz İran’da o kadar rahatız ki azınlık olduğumuzu pek hissetmiyoruz. Burası birçok açıdan bizim için Ermenistan’dan bile daha iyidir.”
Seyyid Ali Hamenei: “İran’da, Arap İranlı var, Türk İranlı var, Fars İranlı var, Kürt İranlı var, Süryani İranlı var, Ermeni İranlı var. Hepimiz İranlıyız ve ırkımızın Ermeni, Süryani, Türk veya Kürt olması bir şeyi değiştirmez.
Bu ne de şaşılacak şeydir böyle? İran’ın izzeti Müslüman ve Hristiyan ayırt etmez. İran hepimizin toprağıdır ve onu korumak hepimiz için zaruriyettir. Bu Müslüman ve Hristiyanların ortak noktaları, önce Allah ve sonra İran’ın izzetidir. Bu vatanseverlik ne kadar da güzeldir!
Bir milletin fedakâr, imanlı ve cesur gençleri yoksa o millet zamanla zayıf düşer. Tıpkı içinde çalışkan insanlar ve güçlü erkeklerin olmadığı ve etrafı düşmanlarla çevrili bir aile gibi. Bu millet zamanla zayıflar, muhtaç ve zelil olur. Bu, şu anda bağımlı ülkelerin durumudur.”