Göreli yeni ve umut verici olan, neredeyse tüm bir yazılı tarih boyunca Kutsal Kitaplarca, yasalarca, ahlâk kurallarınca yasaklandıkları, çıkmaları sıkı sıkıya kurallara bağlanan sokakları, alanları doldurmalarıdır, kendi kararları ve “Yetti Artık!” haykırışıyla. Bu coğrafyada ve dünyada… Milyonlarla döküldüler sokağa: Hindistan’dan Şili’ye, Fransa’dan Sudan’a.
“Ya Basta!” diye haykırdılar. “Êdî Bese!” Neoliberalizme yedeklenmiş eril narsizmin, devletin şiddetine, kapitalizmin yancısı köktendincilerin baskılarına, her fırsatı ganimet bilen
patronların, Çokuluslu şirketlerin sınır tanımayan sömürüsüne “Yetti Artık!”

Kadınlar, sokaklarında ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşabilecekleri, bütün karar alma mekanizmalarında kısıtsız yer alabilecekleri, aile köleliğinin ilga edildiği, sömürüsüz, özgür, eşit bir dünyayı kurmak için yola çıktılar bir kere…

Belki henüz düşe kalka; ama bir kez özgürlük ateşi düştü mü yüreklere… Bir kez “Biz yapabiliriz” özgüveni yerleşti mi insanın içine… Bir kez başkaldırmanın tadını aldı mı kadın... Dönüşü kolay değildir…
...

Bu satırlar bu serüvene dair düşülmüş birkaç kayıt… Hem ekmek, hem de gül isteyen kadınlara adanmış…