Tarihin akışı zorlanmaktan hoşlanmaz. Kahramanlarını kendi seçer.
Işık ile Alev... İmkânsız bir aşkın kahramanları... Onların aşkı imkânsız, çünkü onların omuzlarında geçmişin henüz varlığını yeni yeni hissettikleri yaraları ve yükleri var... Işık köklerini çok iyi bildiğini sanıyor, Alev’in ise geçmişi bir sır perdesinin ardında saklı...
Reenkarnasyona inanan Işık, yüklerinden kurtulmak için eski yaşanmışlıklarına doğru yol alıyor. Onun Alev’e duyduğu aşkla başlayan yolculuğu, Bizans’a, oradan Birinci Dünya Savaşı’na ve nihayet büyük İzmir yangınına uzanıyor...
Mehmet Coral, İzmir: 13 Eylül 1922’de aşk öyküsünün fonuna tarihsel gerçekleri yerleştiriyor; büyük sanılan ideallerin dünyayı şekillendiren oyuncuların elinde, nasıl halkları birbirine düşman eden bir savaş silahına dönüştüğünü ve taraflar arasına kin tohumlarının nasıl serpildiğini tartışıyor.
*Mehmet Coral, ideallerin insan yaşamı üzerindeki etkilerini tartışmıyor. Somut bir ideali, ‘Megali İdea’nın insan yaşamı üzerindeki etkilerini aktarırken, milyonlarca insanın umut bağladığı, inandığı bir düşünsel sistemin eleştirisini yarattığı roman kahramanlarının yaşamlarından yola çıkarak yapmaya çalışıyor. Hem de Bizans dönemi hipodromunda yapılan bir yarıştan, 13 Eylül 1922’deki İzmir büyük yangınına kadar uzanan oldukça uzun bir tarihi kesitte.*
- Ahmet Ümit - Radikal