Sayın Okurlarım, bu romanı bitirdiğinizde belki de bu kadar iğrenç olayları niçin yazdığımı sorgulayacaksınız. İnanın ki cehaletin eline fırsat geçince neler yapar görseniz gözlerinize inanamazsınız. Zavallı ithal gelinlere öyle korkunç işkenceler yaptılar ki bu romanda yazılanlar gerçekte yapılanların yanında masum bile kalır.

Bir de zavallı ithal gelinin burada kimi kimsesi, arkası yoksa hele hele de Almancası yoksa sormayın hâllerini.

Cehalet sabitleştikçe işkencenin dozunu artırıyor, işkencenin dozunu artırdıkça da cehalet sadiştleşiyor, sadistleștikçe işkencenin dozu biraz daha artırıyor. Sonunda bir kısır döngüye dönüşüyor ve çekilen acıların sonu gelmiyor.

Yapılan araştırmalara göre günümüzde bile bu gelinlerin büyük bir çoğunluğu, korkudan konuşup dertlerini kimseye anlatamıyor.

Analar, babalar; çocuklarınızı bu sevgisiz ekonomik çıkar evliliklerine sürüklemeyiniz. Gün gelir, yine en çok üzülen taraf sizler olursunuz. Bir gün çocuklarınızın gözyaşları, sizin gözyaşlarınız olarak size döner. Çok vicdan azabı çekersiniz, çok…