Belki artık bu oda sadece bir dekordu; başarısız, hiç sahnelenmemiş bir oyunun dekoru… Ama en azından duvarlar soğuk ve dingindi. Pencereyi açınca soğuk rüzgâr yüzüme dokundu. Bir arada yalnız duran, kardan saçları ağarmış çam ağaçları, nadir geçen arabaların ezdiği buzun çığlığı, canı isteyince yanan, tembel ve kambur bir sokak lambası… Yalnızca onlar beni anlıyorlardı.