Tükendi
Stok AlarmıNüzûl döneminde; Sahâbe ve Müşrik muhatapları tarafından lafız ve mana itibariyle maksadı istikametinde anlaşılmadığına dair herhangi bir tartışmanın olmadığını, ancak vahiy olup olmadığı hususunda “iman” ve “küfür”e konu olduğunu bildiğimiz Kur’an-ı Kerim; zaman içinde O’na inananlar arasında -temel konularda olmasa da- bazı farklı anlamalara konu olmuştur.
Kur’an’ı farklı anlamada, yaşanılan çağın inanç ve düşünce biçimleri vb. hususlar etkili olmuştur. “Kur’an’a dönemsel yaklaşım” diyebileceğimiz bu yöntemle bazı benzerlikleri olmakla birlikte “Kur’an’a çağdaş yaklaşım” söylemi; modern çağ olarak nitelendirilen günümüze ait ve çok daha geniş kapsamlı bir kavram olup, bu ifadeyle genel olarak; ekonomik, sosyal, siyasal, bilimsel, felsefî vb. gelişmeler ışığında Kur’an’ın modern hayatla uyumlu olarak yorumlanması kastedilmektedir.
Kur’an’la ilgili farklı anlam ve yorumlara ulaşmada, O’na muhatap oluş keyfiyetinin; yani Kur’an’a Hz. Peygamber’in ağzından dinleyici olarak muhatap olmakla, mushaf / metin üzerinden okuyucu olarak muhatap olmanın rolü ve etkisi üzerinde durulması gerektiği kanaatindeyiz.
Bu bağlamda; “indirildiği dönemin şartlarını, muhataplarını dikkate almadan, sadece metin ve yaşadığımız çağın imkân ve değerleri üzerinden Kur’an’ı; indiriliş amacı istikametinde anlamak ne derece mümkündür?” sorusu bizce anlamlıdır.
Bu açılardan bakıldığında “Kur’an’a çağdaş yaklaşım, Kur’an’ın çağdaş yorumu vb.” söylemlerin cazibesinin vadettiği neticelerin sıhhati konusunda ihtiyatlı olmak, hatta bu yaklaşımın; Kur’an’ın indirildiği dönemdeki temel anlamını gölgelemek gibi sonuçlara yol açabileceğini hesap etmek gerektiği düşüncesindeyiz.
Bu mütevazı çalışmada ana tema olarak; Kur’an’ın indirildiği dönemdeki anlamıyla, çağdaş yaklaşım yöntemi ve neticeleri örnekler eşliğinde mukayese edilerek ulaşılan kanaat, siz değerli okuyucularla paylaşılmaktadır.