Tükendi
Stok Alarmıİmam-ı Azam Ebu Hanife hakkında bilmek isteyeceğiniz hemen her şeyi ihtiva eden bu set, hazreti imamı tanıtmakla kalmıyor, Hanefi mezhebine ait ciddi bir müktesabatı da okuyucusuna sunuyor. Her biri alanında otorite kabul edilen kadim ve çağdaş müelliflerin kaleminden süzülen dört farklı eser titiz bir tercüme ile Arapçasını aratmayacak bir başarı ile dilimize aktarılmıştır.
Serinin ilk eseri, Bezzâzî tarafından kaleme alınan Menâkıb-ı Ebu Hanife, Hanefi mezhebinin kurucusu İmam A’zam Ebû Hanife (r.a.) ve önde gelen öğrencilerinin hayatları ele alınmaktadır.Eserin en önemli özelliği bu alanda yazılmış en genişmenâkıbdan biri olmasıdır. Bezzâzî kendisinden önce yazılan tüm Ebû Hanife (r.a.) menâkıblarını incelemiş ve kendi eserine almıştır. Bezzâzî’nin eserinin bir diğer önemli özelliği Ebû Hanife (r.a.) hakkında ileri sürülen itiraz ve haksız söylemlere cevap vermesi, yanlış anlaşılabilecek rivayetleri değerlendirmeye tabi tutması, bazı rivayetleri reddetmesi veya tevil etmesidir. Bu açıdan eser aslında bir “Ebû Hanife (r.a.) Savunusu”dur. Bunlara verilen cevaplar bağlamında eser içerisinde önemli miktarda füru ve kelam meselesi de tartışılmaktadır.
Serinin ikinci eseri olan İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe (R.A.) Hayatından Rabbânî Esintiler (Hayratül Hisan Tercüme ve Şerhi Mevahibürrahman), Şâfiî mezhebine mensup büyük ve meşhur bir âlim olan İbn Hacer el-Heytemî tarafından hazırlanmış, Sultan II. Abdülhamid Han’ın emirleri ile Manastırlı İsmail Hakkı (rh.a.) tarafından tercüme edilip başka kitaplarda yer alan çok kıymetli bilgilerle zenginleştirilmiş , çok seçme ve özel ve özet bilgiler içeren bir eserdir.
Serinin üçüncü ve dördüncü eserleri ise muasır büyük alimler tarafından kaleme alınmış İmam-ı Azam Ebu Hanife’nin Hadis İlmindeki Yeri ve Muhaddisler Nazarında İmam Ebu Hanife eserleridir. İmam-ı Azam’ı özellikle hadis ilmi açısından ve muhaddislerin beyanlarıyla ele almış, onun fıkıhta olduğu gibi hadis ilminde de erişilmez bir seviyede olduğunu bütün delilleriyle ortaya koyarak bir takım tenkitlere cevaplar vermiştir. Böylece başta hadis ve İslam Hukuku alanında çalışanlar olmak üzere hiçbir ilim ehlinin uzak kalamayacağı iki eser ortaya çıkmıştır. Bu eserler, kadîm ve güncel çok fazla kaynaktan süzülmüş, geleneksel çizgiyi akademik bir disiplin içinde sunmayı başarmıştır.