Kitapta suçsuz yere Paris`teki bir hapishanede 18 yılını geçirdikten sonra, eski bir dostunun yardımı ile kurtulan Dr. Manette`in tesadüfen Londra`ya dönüşü sırasında tanıştıkları bir Fransız olan Charles Darnay ile kızının yapacakları evlilik ve bunun ardından meydana gelen Fransız İhtilali`nin hayatlarına etkileri anlatılır.
Olayların akışı ve birbirleri ile bağlantıları romanda okuyucunun merakını son sayfaya kadar sürükleyen bir hızla sürer. Manette`in kızının sevgisine verdiği değer yüzünden içine atıp gömdüğü ancak unutamadığı intikam hisleri, kendisini bu duruma düşüren insanların soyundan gelen birisine kızını verebilmesi ilgi çekicidir. Buna karşın, hayatta kimseye karşı iyilik yapamamış ve bunun yüzünden hayatla bağları çok sıkı olmayan Sdney Carton`un Darnay`a duyduğu imrenme ve Lucie`ye duyduğu sevgi romanda olayların akışını değiştirir.
"Bu Giyotin o kadar çok kelle uçurmuştu ki toprak kirlenerek kokuşmuş kızıl bir renge dönüşmüştü. Genç bir şeytanın yap boz oyunu gibi parçalarına ayrılıyor, gerektiğinde de birleşiyordu. Sesi çıkanları susturuyor, güçlüye boyun eğdiriyor, iyiyi ve güzeli ortadan kaldırıyordu. Kelleleri öylesine büyük bir hızla uçuruyordu ki neredeyse herkes bu canavara insan yetişmeyeceğinden korkuyordu."