Bireylerin kişisel tercihlerinden etkilense de ideal aile tasavvurunu asıl belirleyen, yaşanmakta olan dönemin egemen anlayışıdır. Çağımızda Batı ve Batı-dışı fark etmeksizin bütün toplumlarda bireyler, sadece aile konusunda değil hemen her konuda modernizmin ve küreselleşmenin kuşatması altındadır. Konu karma aileler olunca bu kuşatma adeta bir kemer şeklinde iki farklı dünya olarak insanların hayatlarında yer almaktadır. Ancak bu iki dünyayı veya ideal ile gerçeği bir ailede toplamak daha zordur. Aile kendi doğal seyrinde ve yerelde bilebireylerin anlam dünyalarını kurmada ve uyumlu birliktelikler oluşturmada çok yoğun meydan okumalarla karşılaşırken, iki ayrı dünyanın insanlarının bu tufanda gemiyi sahile selametle ulaştırmaları, yani bunu bir aile sıcaklığı ve ilişkisi içinde yürütmeleri de bir hayli zor görünmektedir.
Bu çalışma beş yıllık bir yaşanmışlıkların toplamının sosyolojik bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. ABD` de Gerek görev yaptığım süre zarfında gerekse akademik araştırmalarda göçmen ailesinin en temel sorununun far bazen klı millet ve dinden insanların evliliklerinin ortaya çıkardığı sonuçlar olduğunu gördüm.
Çalışmada ABD`de başka bir millet ve dinden kişilerle evlenen milletimizin fertlerinin hangi saiklerle bu yuvayı kurduklarını, bunun temel sebepleri yanında sonuçlarının da sadece teolojik değil aynı zamanda sosyolojik ve psikolojik unsurlarının ne olduğu, uyum, çatışma, karşılaşma ve kimlik problemleri temelinde nitel ve nicel tekniklerle yoklamaya çalıştım. Sonuçta iki ayrı dünyanın insanların bir çatı altında bir yaşam inşa etme mücadelelerinin izdüşümlerini gergin sınırlarda bazen heyecanlarda bazen istikbal endişesinin kaygı derinliğinde bazen de kültür ve kimlik arasındaki geçişlerden bihaber kendiliğinden ve sıradan yaşamlara tanıklıklar ettiğini kayda geçirdik.