İnsan ne hülya ile yatarsa o rüya ile kalkar derler. Çocukluk anılarının yaşandığı mekânların ve anıların, zamanın çarkı durmaksızın dönüp yılı yıla ularken sisler arasında kaybolacağını sanırız.
Numan Karanlık’ın öyküleri, bizleri de bir an için metropollerdeki keşmekeşten, kaostan çekip çıkarıp, Ballıdağ’a, Kiraz’a, Kocaçay’a, Kelarmut’a, İşaret Türbesine götürüyor. Daday ormanlarında birdenbire önümüze çıkıveren ayılar, ardımızdan kovalayan dili bir karış dışarıda kurtların arasında çaresiz hissediyoruz kendimizi.
Numan Karanlık’ın hikâyeleri, bir başka boyutuyla da Daday’ın son 60 yılının sosyoekonomik ve kültürel tomografisi özelliği taşıyor. Metinler, Daday’la ilgili araştırma yapacaklar için son derece zengin veriler içeriyor.